Onuncu Osmanlı padişahı Kanûnî Sultan Süleyman Han, babası Yavuz’un 22 Eylül 1520’de vefatı üzerine sancakbeyi olduğu Manisa’dan gelerek 30 Eylül 1520 günü tahta geçmişti. Kırk altı yıldan sadece 15 gün eksik saltanat süresi ile Osmanlı padişahları içinde en uzun süre tahtta kalan Kanûnî 13 defa bizzat ordunun başında sefere çıkmıştır. Bunların hazırlık devreleri hariç padişahın sefere çıkışından dönüşüne kadar geçen süreler toplandığında 10 seneyi geçmektedir.

Kanûnî babasından, Asya, Avrupa ve Afrika’ya yayılmış 6 milyon 557 bin kilometrekarelik bir ülke devralmıştı. Vefatında ise oğluna 14 milyon 893 bin kilometrekare toprak devretti. Kanûnî devrinde fethedilip de vefat ettiği 1566 yılına kadar elde tutulamayan 1 milyon kilometrekare civarında toprak bu hesabın dışındadır.

KANÛNÎ’NİN SEFER-İ HÜMÂYÛNLARI

Sadrazamlarının, kapdan-ı deryalarının ve diğer serdar-ı ekremlerinin gerçekleştirdiği seferler dışında padişahın bizzat ordunun başında olduğu seferlere “sefer-i hümâyûn” denir. Kanûnî’nin 13 adet sefer-i hümâyûnunu şöyle bir hatırlayalım:

1. Sefer-i hümâyûn, Belgrad (1521): 5 ay, 2 gün sürdü. 19 Ekim 1521’de İstanbul’a döndü.

2. Sefer-i hümâyûn, Rodos (1522-1523): 7 ay, 12 gün sürdü. Padişah 29 Ocak 1523 günü İstanbul’ döndü.

3. Sefer-i hümâyûn, Mohaç (1526): 6 ay, 20 gün sürdü. Padişah “Macaristan Fatihi” olarak 13 Kasım 1526’da İstanbul’a döndü.

4. Sefer-i hümâyûn, Viyana (1529): 7 ay, 7 gün sürdü. Hakan 16 Aralık 1529’da İstanbul’a döndü.

5. Sefer-i hümâyûn, Almanya (1532):  6 ay, 26 gün sürdü. 21 Kasım 1532’de İstanbul’a döndü.

6. Sefer-i hümâyûn, İran (1533-1535): 1 yıl, 6 ay, 27 gün sürdü. Padişah “Bağdat Fatihi” sıfatıyla 8 Ocak 1536’da İstanbul’a döndü.

7. Sefer-i hümâyûn, İtalya (1537): 6 ay, 6 gün süren bu seferden 22 Kasım 1537 günü İstanbul’a döndü.

8. Sefer-i hümâyûn, Boğdan (1538): 4 ay, 20 gün süren en kısa seferinden 27 Kasım 1538’de İstanbul’a döndü.

9. Sefer-i hümâyûn, Budin (1541): 5 ay, 7 gün sürdü. Padişah 27 Kasım 1541’de İstanbul’a döndü.

10. Sefer-i hümâyûn, Estergon (1543): 6 ay, 23 gün sürdü. 16 Kasım 1543 günü İstanbul’a döndü.

11. Sefer-i hümâyûn, İran (1548-1549): 1 yıl, 8 ay, 23 gün sürdü. 21 Aralık 1549’da İstanbul’a döndü.

12. Sefer-i hümâyûn, Nahcivan (1553-1555): 1 yıl, 11 ay, 3 gün sürdü. Padişah 1 Ağustos 1555’de İstanbul’a döndü.

13. Sefer-i hümâyûn, Sigetvar (1566): Padişah İstanbul’dan ayrıldıktan 4 ay, 6 gün sonra, 7 Eylül 1566 günü harp meydanında vefat etti.

SON SEFER-İ HÜMÂYÛN

Kanûnî Nahcivan Seferi’nden döneli 11 yıl olmuştu. Bu arada oğulları Şehzade Mehmed, Mustafa, Cihangir ve Bayezid ile zevcesi Hürrem Sultan’ın vefatlarıyla sarsılmıştı. Ayrıca ataları gibi o da nikris yani damla hastalığından muzdaripti. Hekimlerin aksi yöndeki tavsiyelerini dinlemeyerek 72 yaşını sürerken sefere çıkmaya karar verdi. İlk defa bu seferde araba ile seyahat etmiş, sadece şehirlerden geçerken atına binmiştir. 11 yıl önceki seferde kırçıl olan sakalı artık bembeyazdır. Bu sefere katılan tarihçi Selanikî Mustafa Efendi, devlet erkânı ve halk tarafından 1 Mayıs 1566 günü İstanbul’dan uğurlandığı sırada atının üstünde bütün askerden yüksekte görünen ve beyaz elbisesi içinde göz kamaştıran yaşlı ve zayıf padişahı, nurdan bir minareye benzetmiştir.

Bu hâliyle aslında kefenini giyerek yola çıkan Kanûnî’nin harp meydanında vefatı ve oğlu II. Selim Han’ın tahta geçişi ile akabinde naaşının İstanbul’a getirilişini müteakip yazımda anlatacağım.